12 Aralık 2017 Salı

ABD ,İsrail'in Başkenti olarak Kudüs'ü Tanıdı!

KUDÜS;Türklerin egemenliğinden çıkışının 100’ncü yılında İsrail'in başkenti olduğu ABD tarafından ilan edildi.

Bölgede İsral’i tehdit edebilecek Türkiye haricinde önemli 3 ülke vardı. İran, Irak ve Suriye.

İran;

Yıllardır ABD’nin baskısıyla uygulanan ekonomik ambargo altında. İnim inim inliyor. Yerli sanayi ve endüstrisini kuramadı. Savaş endüstrisi ise çağdışı. Günümüz modern orduları ile rekabet edebilme şansı yok. Sadece Lübnan’da bulunan Hizbullah aracılığı ile gücünü gösterebiliyor. Şimdi birde Suriye’de askeri varlığı var. Askeri Üs kurmak istiyor. Ancak, İran’a ait ve kurulması düşünülen askeri üsler daha kurulmadan İsrail uçaklarınca vuruluyor. Suriye de bir İran varlığına İzin verilmiyor.

Irak;

Saddam israil’e füze atan ilk müslüman liderdi. Saddamı türlü bahanelerle devirdiler. Irak denilen ülke darmadağın edildi. Kuzeyde özerk bir Kürt bölgesi kuruldu. Araplar Şii ve Sunni olarak bölündü. Müslüman halkı birbirine düşman oldu. Bir birilerini boğazlamak için tetikte bekliyor, fırsat kolluyorlar. Artık, Irak’ın İsrail’e tehdit olma imkanı mümkün değil. Irak’ın üstüne bir çizgi çekildi.

Suriye;

İsrail’e komşuydu. Tehlike arz eden bir ülkeydi. İç savaş çıkarıldı. Suriye halkı bir birine kırdırıldı. Masum insanlar topraklarından oldu. Milyonlarca Suriyeli yurtsuz ve vatansız olarak başka ülkelerde göçmen durumunda yaşıyor. Neticede, Suriye bölündü. ABD’nin desteklediği PKK/PYD topraklarının % 40’nı işgal etti. Silahlı Sunni muhalefet İdlip’te ve Suriye güneyinde kolu kanadı kırılmış vaziyette, abluka altında alındı. Suriye artık İsral için bir tehdit değil. Suriye’nin de üstüne bir çizgi çekildi.

Türkiye;

İsrail’in varlığı için uzun vadede en tehlikeli ülkeydi. AKP hükûmetleriyle birlikte sürekli iç sorunlarla uğraştırıldı. En başta Silahlı Kuvvetler hedef seçildi. Darmadağın edildi. Eğitim yaz-boz a döndü. Adalet/Hukuk’ta payını düşeni aldı. Devlet bürokrasisinde alışılmışın dışında tayin/terfiler yapılır oldu. Devlet aygıtının genleri ile oynanıyordu. Ülkede saygı duyulan ve ortak değer kabul gören figürlere ölçüsüz saldırılar yapılıyordu. O kadar ileri gidildi ki; hatta memlekette TÜRK ırkı yoktur tartışması TV ekranlarında tartışılır olmuştu. Türk devletinin kurucusu Atatürk en ağır saldırılara maruz kalıyordu. Hükûmet FETÖ nün sözde olimpiyatları için para bile basıyordu. Bu süreçte siyasi iktidar ABD’nin Ortadoğu politikasının en iyi tetikçisi ve destekleyicisi oldu.
ABD nin projesi tıkır-tıkır işliyordu.
Hatta Ortadoğu’nun yeniden tanzim edilmesi amacını güden BAP’ eş başkanı bile olundu. Dünyada eşi benzeri görülmeyen bir aldanma ile Türkiye kendi ayağına sıkıyordu. ABD ile müşterek hareket edildi. Ve Suriye iç savaşı desteklendi.
Bu süreçte; Bir bayram günü Peşmergeler Türkiye topraklarından geçerek Suriye/ Kobani'de sıkışan PKK'nın kurtarılması için yardıma getirildi. İşin akıl almaz ve düşündürücü yanı o dur ki: Türkiye'ye "Suriye'de bir PKK devletinin kuruluşu kendi eliyle kobani kurtarılarak yaptırılıyordu".
Türkiye bu süreçte; kendi iç sorunları ile uğraştırılmıştı.Yıllarca enerji boş işlerle tüketilmişti. Atı alan Üsküdarı geçiyordu. Birde FETÖ denilen örgüt başına bela ettirilmişti.
ABD’nin artık Türkiye’ye ihtiyacı kalmamıştı.
PKK/PYD olanca gücüyle desteklendi ve Suriye’nin %40’ı PKK kontrolüne geçirilmişti. Artık Türkiye güneyden kuşatılmıştı. Ayrıca, İran’ın Suriye'ye doğrudan müdahalesi Suriye'de oluşturulan PKK ile engellenmiş, bölgede olmayan ABD artık Suriye’ye yerleşmişti. ABD bölge ülkesi olmuştu.

Sonuç olarak;

1. Türkiye - Suriye sınırında daha önce olmayan (900 km sınır boyunca) yeni bir PKK tehdidi ile tanıştı. PKK ile komşu oldu. Bu şekilde yıllarca sürecek bir sorunun tohumu atılmış oldu.
2. Suriye içinde İsrail’e destek bir PKK /PYD özerk alanı oluşturuldu. (Aynı alan Irak kuzeyinde de oluşturulmuştu. Bu bölgede yapılan bağımsızlık halk oylamasında, devlet olarak tanıyacağını İSRAİL açıklamıştı.).
ABD, Suriye'de oluşturduğu PKK devletine 2017 de 450 milyon dolar askeri yardım yaptığını açıkladı. 2018’de 500 milyon dolar silah yardımı yapacağını deklare ediyordu. Ayrıca PKK militanlarına 400 dolar civarında da maaş bağlamıştı. ABD bu alanı kullanarak bölgedeki her türlü gelişmeyi kontrol edebilecekti.
3. Türkiye, Suriye, Irak ve İran bertaraf edilmiş, İsrail’in varlığına tehdit olacak bir bölge devleti kalmamıştı. Her ülkenin yılarca çözemeyeceği sorunları var edilmişti.

Ve Siyonist plan uygulandı:

Türklerin egemenliğinden çıkışının 100’ncü yılında İsrail'in başkenti olduğu ABD tarafından ilan edildi.


Hiç yorum yok: