Atatürk öncülüğünde ümmetci, teokratik devletten çağdaş, Laik değerle kurulan Cumhuriyet’e geçildi.
Emperyalist dayatma ve saldırıyı Milli Kurtuluş Savaşı ile bertaraf eden Türkiye; büyük önder Atatürk öncülüğünde yeni bir devlet yarattı. İçeride çağdaş devrimler yapılıp, Ümmetci, teokratik devletten Cumhuriyet’e geçildi.
Türkiye Cumhuriyeti 3 temel esasta kuruldu;
Emperyalist dayatma ve saldırıyı Milli Kurtuluş Savaşı ile bertaraf eden Türkiye; büyük önder Atatürk öncülüğünde yeni bir devlet yarattı. İçeride çağdaş devrimler yapılıp, Ümmetci, teokratik devletten Cumhuriyet’e geçildi.
Türkiye Cumhuriyeti 3 temel esasta kuruldu;
- Demokratik – Laik devlet,
- Sosyal - Hukuk devlet ve
- Milli Üniter devlet”.
“Atatürkçü dış politika” ilkeleri takip edildi.
İçerde devlet sistemi oluşturulurken, o dönemin egemen güçlerinden medet umulmadı, hiçbir devletin hegomanyası, himayesi kabul görmedi. Bu süreçte oluşturulan “Atatürkçü dış politika” ilkeleri takip edildi. Atatürk’ün bağımsız ve barışçı dış politika ilkeleri; jeopolitik konumun verdiği güç göz önünde bulundurularak, dünyada meydana gelen olaylara duyarsız kalmamakla birlikte, komşularla iyi ilişkileri esas alan “Akılcı-Çağdaş ve Milli” ilkelerine dayanmıştı. İktidarlar değişmesine rağmen Cumhuriyet Hükümetleri genel olarak dış politika ilkelerine sadık kaldı.
İçerde devlet sistemi oluşturulurken, o dönemin egemen güçlerinden medet umulmadı, hiçbir devletin hegomanyası, himayesi kabul görmedi. Bu süreçte oluşturulan “Atatürkçü dış politika” ilkeleri takip edildi. Atatürk’ün bağımsız ve barışçı dış politika ilkeleri; jeopolitik konumun verdiği güç göz önünde bulundurularak, dünyada meydana gelen olaylara duyarsız kalmamakla birlikte, komşularla iyi ilişkileri esas alan “Akılcı-Çağdaş ve Milli” ilkelerine dayanmıştı. İktidarlar değişmesine rağmen Cumhuriyet Hükümetleri genel olarak dış politika ilkelerine sadık kaldı.
AKP iktidarı ile birlikte “geleneksel ve temel” dış politika ilkelerinde ciddi sapmalar olduğu görülüyor.
Bu değişimin temelinde AKP-ABD işbirliğinin yattığı görülmektedir. AKP, devlet mekanizmasını, kendi misyonuna uygun bir şekilde yeniden tanzim etmeyi bir gaye olarak ortaya koymuştur. Bu misyonla yani “devlet sisteminin değişim ve dönüşüm” sürecinde küresel güç ABD’ne yaklaşırken, ABD’de; stratejik hedeflerine uyumlu siyasi vizyon üstlenen AKP’yi işbirliği yapılabilecek bir siyasi hareket olarak algılanmıştır. AKP nin, devleti değiştirme ve dönüştürme çabası bir nevi “ düşük yoğunlukta devrim” olarak ta adlandırılmıştır.
AKP‘nin, üstlendiği siyasi misyon, ABD’nin “Büyük Ortadoğu Projesi-BOP” olarak adlandırdığı uzun süreli politik çıkarları ile örtüşmüştür. AKP misyonu, İslam ülkelerine sunulabilecek siyasal bir model olarak görülmüştür. Bu model “Ilımlı İslam” olarak adlandırılmaktaydı. ABD, BOP ile bölgedeki bazı islam ülkelerini yeniden bir dönüşüm ve değişime zorlarken, “Ilımlı İslam” modeli olarak AKP modelini işaret etmekteydi. AKP‘nin Türkiye’deki başarısı, ABD‘nin (İslam Dünyasındaki) uzun vadeli çıkarları açısından hayati önemdeydi. AKP’nin üstelendiği siyasi misyona uygun olarak devlet sisteminin yeniden inşa edilmesi ve dönüştürülmesi, bu inşanın da ABD’nin küresel çıkarlarına paralellik teşkil etmesi nedeniyle karşılıklı fayda ilişkisi içerisinde ABD-AKP ittifakı sorunsuz bir şekilde bugünlere kadar gelmiştir.
Takip edilen dış politika uygulamalarıyla; “Yeni Osmancılık”, “ Bölgesel Güç Türkiye” şeklinde lanse edilerek, kamuoyu oluşturulmakta istenmiştir.
Geçmiş süreç göz önüne alındığında Türk dış politikasının ABD merkezli yürütüldüğü alenen görülmektedir. Takip edilen dış politika uygulamalarıyla; “Yeni Osmancılık”, “ Bölgesel Güç Türkiye” şeklinde lanse edilerek, kamuoyu oluşturulmakta istenmiştir. Oysa; AKP dış politikasının, ABD'nin onayladığı rolleri üstelenmekten öteye geçmeyen, “Akılcı-Çağdaş ve Milli” ögeleri içermediği, öte yandan Bölgesel Güç olma vizyonundan çok uzaklarda olduğu da bir gerçek olarak ortaya çıkmıştır.
“Stratejik Derinlik” tezine göre dış politika;
Uygulanmak istenen dış politikanın fikirsel alt yapısı Ahmet Davutoğlu’nun “Stratejik Derinlik” tezine dayanmaktaydı. “Stratejik Derinlik” tezine göre dış politika;
- Komşularla Sıfır Sorun,
- Merkez Ülke ve
- Derin Strateji” olarak adlandırılan üç temel unsuru içermekteydi.
Ne yazik ki uygulamada çok farklı noktalara gelindiğini görüldü. “Komşularla Sıfır Sorun” strateji, pratikte; “milli çıkarlara” göre değil, ABD güdümlü dizayn edildiği için iflas etmiş, “Komşularla Ciddi Sorun” yaratan ve yalnızlığa itilen bir Türkiye yaratmıştır. Bu başarısızlığın nedeni; ABD’nin “küresel misyonu” yanında, Türkiye’nin bölgesel politikaları ve tercihlerinin, tümüyle geçersiz ve anlamsız kalmış olmasıdır.
“Komşularla Sıfır Sorun” teziyle gündeme getirilen ve son noktada komşulardan nasıl düşman yaratıldığını inceleyelim;
Sonuç:
Iran ;
İran, ABD ve AB tarafından dünyadan soyutlanmak istenmekte ve ABD, İran’a vurmak için uluslararası destek peşindedir. Bu denklem içerisinde görünürde İran ile iyi ilişkiler sürdürmeye çalıştığı izlenimi verilen AKP nin dış politikasının aslında İran’a karşı, düşmanca olduğu ortaya çıkmaktadır. ABD’nin İran'ı hedef alan “Füze Kalkanı” sistemini topraklarımıza yerleştirmesine izin verilmiştir. İran, Türkiye’yi en yetkili ağızlardan defalarca uyarmakta ve Türkiye’yi vurmakla tehdit etmektedir. Benzer tehdit Rusya tarafından da yapılmaktadır. İran ile ilişkilerin bozulmasına neden olan Radar Üssünün bir taraftardan da İsrail’in güvenliğini de gözettiği yaygın olarak konuşulmaktadır.
Öte yandan, Stratejik Ortağı olan Suriye'ye karşı, Türkiye’nin tutumuna karşı çıkmakta, onaylamamaktadır. Türkiye'nin Suriye'ye karşı tutumu İran ilişkilerini derinden etkilemektedir.
İran, ABD ve AB tarafından dünyadan soyutlanmak istenmekte ve ABD, İran’a vurmak için uluslararası destek peşindedir. Bu denklem içerisinde görünürde İran ile iyi ilişkiler sürdürmeye çalıştığı izlenimi verilen AKP nin dış politikasının aslında İran’a karşı, düşmanca olduğu ortaya çıkmaktadır. ABD’nin İran'ı hedef alan “Füze Kalkanı” sistemini topraklarımıza yerleştirmesine izin verilmiştir. İran, Türkiye’yi en yetkili ağızlardan defalarca uyarmakta ve Türkiye’yi vurmakla tehdit etmektedir. Benzer tehdit Rusya tarafından da yapılmaktadır. İran ile ilişkilerin bozulmasına neden olan Radar Üssünün bir taraftardan da İsrail’in güvenliğini de gözettiği yaygın olarak konuşulmaktadır.
Öte yandan, Stratejik Ortağı olan Suriye'ye karşı, Türkiye’nin tutumuna karşı çıkmakta, onaylamamaktadır. Türkiye'nin Suriye'ye karşı tutumu İran ilişkilerini derinden etkilemektedir.
Irak ;
INTERPOL tarafından aranan Sunni Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık el Haşimi’yi Irak’a teslim etmemesi nedeniyle, Şii Başbakanı Nuri el Maliki açıkça AKP Hukümetini “Türkiye iç işlerimize karışmasın” diye uyarmıştır.
INTERPOL tarafından aranan Sunni Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık el Haşimi’yi Irak’a teslim etmemesi nedeniyle, Şii Başbakanı Nuri el Maliki açıkça AKP Hukümetini “Türkiye iç işlerimize karışmasın” diye uyarmıştır.
Ayrıca; Türkiye’nin Sınır Ötesi Operasyonlarına ve Kuzey Irak’ta bulunan Bamerni Üssü’ne karşı itiraz gelmektedir. Irak Bakanlar Kurulu, "Irak’ta herhangi bir askeri üs veya varlığı kabul etmeyecektir. İsyancılara yönelik kovalama adı altında Irak’a asker girmesini reddeder. Bakanlar Kurulu, Irak Parlamentosu’na bu hususla ilgisi olan ülkelerle daha önce yapılan anlaşmaları iptal etmesi veya uzatmamasını tavsiyede bulunacaktır.” açıklamalarında bulunmuştur.
AKP, Irak içerisinde Şii-Sunni rekabetinde Sunni tarafı tutmaktadır. ABD tarafından yoktan var edilen, Barzani - Kürt yönetimi AKP’nin ittifak ettiği sözde bir devlet görünümü kazanmıştır. Hiç arzu edilmeyecek bir şekilde AKP, Barzani ile birlikte hareket etmeye zorlanmıştır.
AKP, Irak içerisinde Şii-Sunni rekabetinde Sunni tarafı tutmaktadır. ABD tarafından yoktan var edilen, Barzani - Kürt yönetimi AKP’nin ittifak ettiği sözde bir devlet görünümü kazanmıştır. Hiç arzu edilmeyecek bir şekilde AKP, Barzani ile birlikte hareket etmeye zorlanmıştır.
Ermenistan-Azerbaycan;
ABD, gözetiminde Ermanistan ile diplomatik ilişkilerin başlatılması kararlaştırılmıştır. Hazırlanan protokol Ermenistan Anayasa Mahkemesince iptal edilmiştir. Ermenistan ile ilişkilerde bir adım atılamadığı gibi, Azerbaycan’da Türkiye kırgınlığı oluşmuştur.
ABD, gözetiminde Ermanistan ile diplomatik ilişkilerin başlatılması kararlaştırılmıştır. Hazırlanan protokol Ermenistan Anayasa Mahkemesince iptal edilmiştir. Ermenistan ile ilişkilerde bir adım atılamadığı gibi, Azerbaycan’da Türkiye kırgınlığı oluşmuştur.
Suriye ;
Türkiye ile ortak askeri tatbikat düzenleyen, ortak Bakanlar Kurulu toplanan ve karşılıklı vizeler kaldırılan, Esad ve Başbakan Tayyip Erdoğan’nın birlikte samimi pozlar verilen Suriye ile ilişkiler birden bire, “Arap Baharı” sonrasında farklı bir boyuta yönelmiş ve iki ülke savaş ilanı noktasına gelmiştir. ABD‘nin BOP projesi kapsamında sıranın Suriye’ye geldiği, Suriye’de de “Ilımlı İslam” modelinin iktidar olması için, AKP ile sıkı ilişkilerde bulunan Esad yönetiminin çökertilmesi gerekli görülmüştür. AKP-Suriye ilişkileri sanki bir vahiyden gelen bir talimat gibi aniden, sebepsiz gerginleşmiştir.
Türkiye ile ortak askeri tatbikat düzenleyen, ortak Bakanlar Kurulu toplanan ve karşılıklı vizeler kaldırılan, Esad ve Başbakan Tayyip Erdoğan’nın birlikte samimi pozlar verilen Suriye ile ilişkiler birden bire, “Arap Baharı” sonrasında farklı bir boyuta yönelmiş ve iki ülke savaş ilanı noktasına gelmiştir. ABD‘nin BOP projesi kapsamında sıranın Suriye’ye geldiği, Suriye’de de “Ilımlı İslam” modelinin iktidar olması için, AKP ile sıkı ilişkilerde bulunan Esad yönetiminin çökertilmesi gerekli görülmüştür. AKP-Suriye ilişkileri sanki bir vahiyden gelen bir talimat gibi aniden, sebepsiz gerginleşmiştir.
AKP yönetimi alenen Suriye’nin iç işlerine yönelik açıklamalarda bulunmuş, Esad yönetimini devirmek için mücadele eden, “Özgür Suriye Ordusu” Hatay’da karargah kurmuştur. Libya örneği gibi kısa sürede ESAD’ın devrilip, Sunni bir hukumetin kurulacağını hayal eden AKP, Suriye bataklığına saplanmıştır.
Rusya;
Suriye krizi ile birlikte eski haline dönmüş, bu bölgede Rusya'sız bir düzenlemeye gidilemeyeceğini hatırlatmıştır. Türkiye, Suriye krizindeki tutumuyla Rusya'yı karşısına almıştır. Rusya'nın Suriye konusundaki çıkışlarına karşı, Türkiye caresiz kalmıştır. Rusya, Türkiye'ye karşı bir blok oluşturan İRAN ve IRAK üzerindeki ağırlığını artırmıştır. ABD işgalinden bu yana ilk kez IRAK, Rusya'ya yaklaşmış ve 5 milyar dolar civarında silah anlaşması imzalamıştır.
PKK;
Suriye-Irak ve İran sınırında PKK daha rahat hareket eder hale gelmiştir. Sınır güvenliği ciddi zaafiyetlere uğramıştır. İran, Suriye ve Irak; Türkiye’nin Suriye politikasının karşılığında PKK’ya desteğini artırmışlardır. Bu süreçte; PKK’nın manevra alanı genişlemiş, yeni ittifaklara kavuşmuş, terör eylemlerini artırmıştır. Suriye Kuzeyinde PKK’nın Suriye şubesi Demokratik Birlik Partisi - (PYD) etkinliği artırmış ve bölgede silahlı denetim kurma başarısı göstermiştir. Suriyenin kuzeyinde, Irak kuzeyinde olduğu gibi özerk bir yapı oluşturulmaya çalışılmaktadır.
Bu şekilde Uluslararası konjektörden cesaret alan PKK; Hakkari-Şemdinli, Çukurca ve Beytülşebap bölgesinde kurtarılmış bölge oluşturmaya girişmiş; “BOTAN-BEHDİNAN HUKUMETİ” oluşturma sevdasına düşmüştür. Bölgede yeni bir aktör olma şansını kazanmıştır. Öte yandan AKP Hükümetini, tekrar Oslo benzeri görüşmelere zorlamak adına ülke genelinde şiddeti tırmandırmaktadır.
Suriye krizi ile birlikte eski haline dönmüş, bu bölgede Rusya'sız bir düzenlemeye gidilemeyeceğini hatırlatmıştır. Türkiye, Suriye krizindeki tutumuyla Rusya'yı karşısına almıştır. Rusya'nın Suriye konusundaki çıkışlarına karşı, Türkiye caresiz kalmıştır. Rusya, Türkiye'ye karşı bir blok oluşturan İRAN ve IRAK üzerindeki ağırlığını artırmıştır. ABD işgalinden bu yana ilk kez IRAK, Rusya'ya yaklaşmış ve 5 milyar dolar civarında silah anlaşması imzalamıştır.
PKK;
Suriye-Irak ve İran sınırında PKK daha rahat hareket eder hale gelmiştir. Sınır güvenliği ciddi zaafiyetlere uğramıştır. İran, Suriye ve Irak; Türkiye’nin Suriye politikasının karşılığında PKK’ya desteğini artırmışlardır. Bu süreçte; PKK’nın manevra alanı genişlemiş, yeni ittifaklara kavuşmuş, terör eylemlerini artırmıştır. Suriye Kuzeyinde PKK’nın Suriye şubesi Demokratik Birlik Partisi - (PYD) etkinliği artırmış ve bölgede silahlı denetim kurma başarısı göstermiştir. Suriyenin kuzeyinde, Irak kuzeyinde olduğu gibi özerk bir yapı oluşturulmaya çalışılmaktadır.
Bu şekilde Uluslararası konjektörden cesaret alan PKK; Hakkari-Şemdinli, Çukurca ve Beytülşebap bölgesinde kurtarılmış bölge oluşturmaya girişmiş; “BOTAN-BEHDİNAN HUKUMETİ” oluşturma sevdasına düşmüştür.
Sonuç:
- AKP’nin dış politikası “ABD’nin küresel çıkarlarına ve hegomanyasına zarar vermeden, sonuçta ABD çıkarlarına hizmet eden, bölgesel içerikli taktiksel manevralar içerdiği” görülmektedir. Taktiksel alanda izlenen bölgesel dış politika açılımlarına zaman zaman AB nin güçlü ülkesi Almanya ve Fransa’nın da ciddi itirazıyla karşılaşılması AKP nin ayrı bir çıkmazı olarak ortaya çıkmaktadır.
- Uygulanan dış politikanın, ülkemiz tarihinde benzeri olmayan bir başarısızlıkla sonuçlandığı gayet açıktır. Bu başarısız politika ülkemizin iç güvenliğini de tehdit eder duruma geldiği görülmektedir. Komşularımız; İRAN-IRAK-SURİYE bir bütün olarak Türkiye’ye karşı bir blok oluşturmuş, karşı cephe açmışlar, RUSYA ile Suriye konusunda rekabete girilmiştir. Azerbaycan kırgınlığa uğratılmış, Ermenistan çok daha şımartılmıştır. Dost olduğumuz komşularımızla bile düşman olma ile karşı karşıya bırakılmıştır. PKK yeni manevra alanlarına kavuşmuştur.
- Türkiye’ hem içerde, hem de komşuları için çok daha fazla sorunlar yaşayan bir ülke konuma gelmiştir. Siyasi tarih, Küresel güçlerle sıkı-fıkı olan ülkelerin zamanla nasıl, emperyal gücün peyki konuma geldiğinin örnekleriyle doludur. Emperyalist ABD, Türkiye’yi tuzağa düşürmüş ve geri dönülmez bir noktada AKP, ABD’ye su ve ekmek kadar muhtaç hale getirilmiştir.
1 yorum:
Merhaba Atılgan Bey
Sanıyorum Balıkesir-Politika gazetesinde de yazı yazan em. Yarbay Atılgan Coşkun sizsiniz. Eğer O iseniz, ilk kez okududuğum (16 Mart 2013) yazınız için kutlarım. Ve sizinle en kısa zamanda tanışmak isterim.
Erdoğan Gökçe
Yorum Gönder